Kategori arşivi: Genel

HBK – İşyerinde Ast, Üst ve Yatay İletişim

HBK İşyerinde İletişim Seminerleri – Sözlü İletişim 7 Kasımdaki İşyerinde İletişim Seminerimizin konu başlığı Sözlü İletişim idi. THY İnsan Kaynakları Başkanlığında görevini sürdüren Nihal Açıkel, işyerinde ast- üst ve yatay iletişimdeki temel unsurları gerek teorik verilerden gerekse mesleki tecrübelerinden hareketle paylaştı.

HBK Sunum Teknikleri

Hamiyan-ı Bacı Komisyonu’nun düzenlemiş olduğu İşyerinde İletişim Programı kapsamında, 2017 Güz Döneminin ilk oturumu 17 Ekim’de gerçekleştirildi. İK yöneticisi Ayşe Melek Altınbağ Özdemir, ” Sunum Teknikleri” seminerinde, sunumlarda ve raporlamalarda dikkat edilmesi gerekenleri tecrübelerinden örneklerle aktardı.

FMK – Merkez Bankaları

 


Finans Meslek Komisyonu’nda 2 Kasım 2017 tarihinde Dr. Mehmet Fatih Ulu konuk konuşmacı oldu. Sayın Ulu, dünyadaki merkez bankalarının görevlerini ve makroekonomik göstergeler arasındaki ilişkileri katılımcılar ile paylaştı.

FMK – Sermaye Piyasaları ve Araçları

Finans Meslek Komisyonu 12 Ekim 2017 akşamı Sermaye Piyasaları ve Araçları semineri düzenledi. KT Portföy Yönetimi Pazarlama Müdürü Bora Doğanay’ın verdiği seminerde, sermaye piyasalarındaki kurumlar ve ürünler katılımcılar ile paylaşıldı.

FMK – Katılım Bankacılığı

 

Finans Meslek Komisyonu’nun 5 Ekim 2017 tarihindeki konuk konuşmacısı Kuveyt Türk Katılım Bankası Genel Müdür Yardımcısı Ahmet Albayrak oldu. Sayın Albayrak, katılım bankacılığı prensiplerini, felsefesini ve ürünlerini dinleyiciler ile paylaştı.

FMK – Ticari Bankacılık Semineri

Finans Meslek Komisyonu, 12 Ekim 2017 tarihinde Ticari Bankacılık Semineri düzenledi. Garanti Bankası Bölge Müdürü Dr. Hüsamettin Ataçoğlu ticari bankacılığın tarihini ve günümüzdeki işleyişini katılımcılar ile paylaştı. İlgi ile takip edilen seminerde Sayın Ataçoğlu, geçmiş ekonomik krizlerin ortaya çıkış sebepleri de tartışıldı.

UFUK VE MEDENİYET OKUMALARI

HEDEFİMİZ:     Müslümanların İslamlaşması
SLOGANIMIZ:  İnanmak ve mücadele etmek

        Peki nedir bu Müslümanların İslamlaşması? Zaten İslam denildiğinde Müslümanlar akla gelmez mi? Acaba sadece Müslüman adıyla mı anılıyoruz? İçinde bulunduğumuz acizane  durum mu bize güzel günleri vaad edecek? Ne olduğumuzu ve köklerimizin nereden geldiğini bilmeden, nereye gideceğimizi ve yüzümüzü neye doğru çevirmemiz gerektiğini bilebilir miyiz?

kitap

        Mesleki Bilinç Kulübü olarak bu ay İslam Deklarasyonu kitabının bütün dünya Müslümanlarına vermek istediği mesajları anlamaya ve yorumlamaya çalıştık. Üç başlık altında irdelediğimiz bu kitapta Müslüman halkların geri kalmışlığı, İslami Düzen ve İslami Düzenin bugünkü sorunlarına değindik.

        Kitabın ilk bölümünde Müslümanlar arasında büyük tartışmalara yol açan ve halen bu tartışmaların devam ettiği ve herkesin üzerinde fikirlerini beyan ettiği iki önemli kavramı masaya yatırdık ve bu iki kavramın hem olumlu hem de olumsuz yönlerini tartıştık. Bu iki kavram: Muhafazarlık ve Modernizm. Aliyya İzzetbegoviçin tanımına göre bu kavramların en kısa ve duru tanımı: ‘’Muhafazarlık= Mistisizm, Modernizm= Saf Batıcılık’’.  Eğer bu iki kavramı ortak değerler altında birleştirebilirse, Müslümanların tek safta toplanabileceği öngörülmektedir.

        Kitabın ikinci bölümünde ise İslami düzenin ve bu düzeni yaşayan insanların nasıl olması gerektiğini konusunda fikirlerimizi ve düşüncelerimizi paylaştık ve en ideal İslami Düzenin Bilge Kral’ın şu sözlerinde bulunduğuna karar kıldık: “Hayatı sadece din ve dua ile değil, aynı zamanda çalışma ve bilimle tanzim etmek gerektiğine inanan, dünya tasavvurunda ibadethane ile fabrikanın yan yana olması gerektiğine izin vermekle kalmayıp talep eden, insanları sadece terbiye etmek değil aynı zamanda onların dünyadaki hayatlarını kolaylaştırmak gerektiğini düşünen ve bu iki hedefin birbirine kurban edilmesi için hiçbir sebebin bulunmadığı fikrinde olan kimse, o İslâm’a aittir.”

       Kitabın son bölümünde ise Müslümanların bugünkü sorunlarına sunulan çözümleri idrak etmeye çalıştık. Bütün bu çözümlerin ana başlangıcının Müslümanların birleşmesiyle değil Müslümanların İslam birliği altında birleşmesiyle olanak bulacağını öğrendik. Aynı zamanda İslam düzeninin kapitalizm, sosyalizm ve diğer çeşitli ideolojilerden farklarının neler olduğunu ve olabileceğini tartıştık. Ayrıca İslamın diğer semai dinlerden hangi yönleriyle ayrıldığını ve bu dinlerin ortak değerler ve kavramlar altında birleşmesinin mümkün olup olmayacağı gibi konulara değindik.

      Son olarak yapılan bu tahlil ve kritiklerin sonucunda hacimce küçük fakat manaca ziyadesiyle büyük olan bu kitabın Müslüman adıyla anılan ama aslında Müslüman kimliği taşımayan, kapitalist, sosyalist ya da Batı felsefesinin ve hayatının kuklası olmuş kişilere yazıldığını kanaatine vardık. Böylece yapılan bu düşünce ve fikir paylaşımlarının sonucunda kendimizde ve yaptıklarımızda sorgulamamız gereken yerleri ve noktaları öğrenmiş olduk. Ayrıca olaylara tek ve çerçevesi camına dar gelecek bir pencereden bakmak yerine daha geniş bir pencereden bakma ve daha zengin bir düşünce yapısıyla değerlendirme fırsatı bulduk.

Mezunlar için Kariyer Tuzakları Eğitimi

Mezunlara yönelik eğitimler Kariyer Tuzakları ile başladı. Mustafa Acungil‘in uzun yıllar süren çalışmalarının meyvesi olan 24 Kariyer Tuzağı – Fark Edin ve Kurtulun isimli kitabını esas alarak 4 oturumlu bir eğitim gerçekleştirildi. Eğitimde kariyerde rekabet ve zaman yönetimi tuzakları, kişi-iş/ortam uyum tuzakları, işbirliği ve değer yönetimi tuzakları ve performans tuzakları ele alındı.

mezune

FMK öğrenci sunumları ile tamamlandı

Finans Meslek Komisyonu’nda öğrenciler dönem ödevi olarak ulusal ve uluslararası sertifikalar üzerine araştırmalar yapıp 4 ve 11 Mayıs 2017 tarihlerinde sunumlar  gerçekleştirdi.

CFA, FRM, CIA ve SPK sertifikalarının geçerli olduğu alanlar, sınav içerikleri, sınav tarih ve ücretleri öğrenciler tarafından tanıtıldı.

4. Siga Kardeşliği Töreni, 20 Mayıs Cumartesi

Binlerce yıldır, tasavvuf yolunda insanlar birbirlerine “ihvan” diye seslenmişlerdir, yani “Kardeş“… Esnaf Birliklerinin adı da Ahi Birliği idi, Ahi de “Kardeş” demek, kökünü Peygamber (S.A.V.)’in sahabeyi Kardeşleştirmesinden alır… Eskilerden buna “Siga Kardeşliği” deniliyormuş… Bu Kardeşleşmelerin ilanı için de “tören”ler düzenlenirmiş…

“Bilhassa Zilhicce”nin, yani, hicri yılın son ayının on sekizinci günü, iki kişi el ele tutuşur ve dua ederek “seni kardeş edindim” dermiş. Diğeri de duasını yapıp “kardeşliğini kabul ettim” dermiş. İşte bu tutunmaya “Siga Kardeşliği” denirmiş, günümüz dili ile “Ahiret Kardeşliği” denir.

Biz de Hamilik Okulu olarak, kardeşliğine inandığımız üyelerimizle, Hamilik Okulu’na özel bir “Kardeşlik” töreni yapalım, ve her mezuniyet töreni içerisinde Siga Kardeşliği Törenini gelenekselleştirelim istedik. Kardeşlik Töreninde ister vakıftan ister vakıf dışından seçeceğimiz bir kardeşimizle “Kardeşleşelim” istedik. Ama bahsettiğimiz “sözde” bir Kardeşlik değil; öyle bir Kardeşlik ki; Kardeşinin vefatı durumunda Kardeşinin ailesinin sorumluluğunu üstlenebilecek derecede bir Kardeşlik…

siga 2siga 3

Bu yıl 4.sünü düzenlediğimiz Siga Kardeşliği töreninde ikişerli, üçerli ve dörderli olmak üzere 7 grup halinde toplam 17 kardeşimiz birbiri ile Kardeşleşti, kendilerini bir kez daha tebrik eder birlikteliklerinin daim olmasını dileriz.