MBK: Bir Yılın Özeti…

MBK: Bir Yılın Özeti…

Mesleki Bilinç Kulubü olarak bir eğitim ve öğretim sezonunu daha bitirmiş olmanın mutluluğunu ve de yeni öğrencilerle kavuşacağımız temennisinin mutluluğunu yaşıyoruz.

İlk dönemde üniversitenin mahiyeti, varlık felsefesi, ontoloji tanımları, üniversite ve varlığa tevhit üzerinden atfedilen anlam ve insanın varlık ve eşya ile ilişkisi gibi başlıklar üzerinden insanın kendini ve mesleğini tanımasına yardımcı olacak seminerlerimiz gerçekleşti. İkinci kısımda ise üniversitenin, mesleğin ve hayatın anlamını daha iyi kavramak amacıyla, temel iktisat ve makroekonomi kavramlarını öğrendiğimiz seminerlerimiz ile dönemi tamamladık.

Son dönemde  Turgay Çavaş öncülüğünde işlemiş olduğumuz ekonomi derslerinin tamamı normal düzenden farklı olarak ülkemizi de etkisi altına alan Koronavirüs salgınından ötürü online olarak gerçekleşti.

İşte sene boyunda konuştuğumuz bazı satır başları:

Öncelikle derslerimiz, üniversite kelimesinin universal/evrensel kelimesinden geldiğini ve insanın varlığı anlamlandırma gibi bir amacı olduğunu anlatarak başladık. Üniversitenin tek başına yeterli olmadığı, üniversiteye aslında neden geldiğimiz üzerine konuştuk ve insanın sırasıyla “anlama, anlamlandırma, yorumlama ve inşa etme” vasıflarını nasıl kullanması gerektiğinden bahsettik. Bu vasıfların öncesinde ise “inanmak” vasfının geldiğini söyleyerek inanmak kavramı üzerine konuştuk.

İnanmak üzerine konuşurken, bilim yaparken de evrenin düzenine inandığımızdan ve bu düzen olmasaydı bilimin başlamayacağından bahsettik. Ardından varlığın yaratılışı üzerine konuşurken sürekli yaratılmakta olan bir varlığın içerisinde olduğumuzu ve bu minvalde; varoluşun değişen şartları içerisinde insanın, sürekli olarak ihtiyaçlarını karşılamak, huzuru aramak üzere bir arayış içerisinde olduğunun üzerinde durduk.

İnanmak üzerine konuşurken, bu kavramın felsefe ve din köklerini irdeledik. Aynı üniversite kelimesinde olduğu gibi, din kelimesinin de kökenine indik. Din kelimesinin Arapça borçlu olmak manasına gelen “ed-deyn” kelimesinden geldiğini öğrendik.

İnsanın alaka kuran bir varlık olduğu üzerine konuşurken birbirimize duyduğumuz, ihtiyaç ve birliktelikten söz ettik. Medeniyetlerden söz ederken ise, büyük medeniyetlerin şehirlerde kurulmasına rağmen, bu hızlı aydınlanmanın beraberinde hızlı bir bozulma getirdiği üzerine konuştuk. Burada konuya istinaden İsmet Özel’in Esenlik Bildirisi’nden bir dizeyi dile getirdik:

“Önemli olan kötülerin çokluğu değil iyilerin vazifelerini unutmamasıdır.”

Varlık felsefesinin devam eden kısmında tevhit inancından, Allah’ı (cc) tenzih ve teşbihten bahsettik. Gördüklerimizin, tabiattakilerin O (c.c.) olmadığını, O’nun münezzehliğini, yani “tenzih” kavramını konuştuk. Ardından bütün yaratılanın O’ndan izler taşıdığını ve bu yüzden değerli olduğunu söyleyerek “teşbih” kavramına değindik. Bu manada, tenzih ile insanın yalnızca Allah’a kul olacağını ve asla köle olmayacağını; teşbih ile ise insanın hiçbir yaratılmışı köleleştiremeyeceğini, bu yüzden de bütün yaratılmışa saygı, edep ve güzellikle yaklaşması gerektiğini vurguladık.

İnsanın yaratılışından konuşurken insanın asli fıtratının iyi olduğunu, vicdanın iyi ve kötü olanı bildiğini, önemli olanın ise vicdanı kapatmamak, onu dinlemek gerektiğini söyledik.

Hamilik Okulu’na “Merhaba!” diyecek yeni arkadaşlarımız ile gelecek MBK’larda görüşmek üzere.

2019-2020 İnsan ve Yönetim Komisyonu Hatıratı

Hamilik okulu uzun soluklu bir yolculuk, sürekli ileriye gitmeye çalıştığımız ve okuldan sonraki hayata hazırlandığımız. İnsan ve yönetim komisyonu (hepimizin bildiği adıyla İYK) hamilik okulu öğrencilerinin iş hayatına başlamadan önceki son durakları olduğu için bu sene itibariyle bu dönemde iş hayatının çeşitli alanlardaki yönetim kabiliyetlerine dair derslere ağırlık vermek istedik. Çünkü; hepimiz biliyoruz ki iş hayatı her ne alanda olursa olsun aslında bir nevi ilişki yürütme sanatıdır. Yönetim derken aklınızda sadece alt üst ilişkisinin canlanmamasını özellikle rica ederiz. Çünkü; iş arkadaşlarımızla olan sürecimiz bile bir ilişki yönetimidir. Peki dünya deli gibi dijitalleşirken daha doğrusu artık bu düzene mecbur kalmışken biz hangi konulara mı ağırlık verdik?

  • Mesleğe başladıkları dönemde karşılaşabilecekleri problemlerin çözümü,
  • En kritik anlardaki kriz yönetimine,
  • Doğru yerde mutlu bir iş yaşamı sürmeleri için Kariyer planlama
  • Malumunuz üzere dijital dünyada olmayan yok o nedenke dijitalleşme
  • Etkin ve etkili karar verme,
  • Her ne olursak olalım, ne iş yaparsak yapalım asla unutmamız gereken insan ahlakı. Neden mesleki ahlakı değil? Bu konuyu meslek ahlakı olarak sınırlamayı doğru bulmadığımızı bilmenizi de isteriz. Çünkü ahlak bir bütündür. İş hayatında ve özel hayatta ayrım göstermemelidir. ( Çaktırmadan ince bir ayar da verdiğimizi düşünüyorum 🙂  )

Dile kolay bir sene boyunda birlikte 18 hafta geçirdik. Kah üzüldük, kah düşündük, bazen durduk bazen durmak da gerekir. Bazen de gaza bastık. Peki kimleri mi ağırladık? Neler mi yaptık?

  • Kahvaltının mutlulukla alakası olmalı diyen Cemal Süreya’ya bir selam çakıp dönemin ilk gününde güzel bir kahvaltı organize ettik. Menemen konusunda Vedat Milor tavsiyesiyle soğana evet diyerek bir sıcak çayda birbirimizi ağırladık.
  • Her ne yaparsanız yapın insanlığın hakkını verin diyen Barbaros Abimizi ağırladık. Bize dünde, bugünde, gelecek de evrenin her yerinde geçerli insanlığı ve bunun hakkını vermeyi anlattı. Üstümüze büyük bir yük yüklese de ona bu hakkı teslim edeceğimize söz verdik.
  • “Geçmişini bilmeyen geleceğine yön veremez.” Böyle bir beylik lafın altından kalkmak için Raşit Gündoğdu’dan hem tarihimizi dinledik hem de geleceğimizi.
  • Dünyanın ardındaki gerçeği sorguladığımız ve hayata katılmanın felsefesini öğrendiğimiz bir günde Temel Hazıroğlu ile beraberdik. Bize her görünün ardındaki hakikati bulmamız gerektiği konusunda bir salık verdi. Ve bizleri adeta bir Sherlock haline getirdi. 🙂
  • Her şey olur da girişimcilik olmaz mı? Girişimcilik dünyasının alfabesi nedir desem? Hepimiz hep bir ağızdan “İş Modeli Canvası” diyoruzdur inşallah. Hasan Sami Bayansar bize bu modelin nasıl kullanılacağını, bize ne fayda sağlayacağını ve kafamızdaki çılgın fikirleri tuvale yerleştirdiğimiz bir atölye gerçekleştirdi.
  • Artık tek bir alanda uzmanlaşan insan figürü kayboluyor. T şekli dediğimiz insan modeli önem kazanırken bu alanda örnek alacağımız Melikşah Utku’yu konuk ettik. Mühendislikten bankacılığa, Gazetecilikten ticarete kendi kariyerinden edindiği ipuçlarını bizlerle paylaştı.
  • Herkes kutunun dışında düşünün derken, bu kutu neresi tam olarak ne düşüneceğiz gerçeği ile yüzleşmek için Rengin Hanım’ı konuk ettik.
  • NASA’da görevli ilk Türk Şener Sancar bize ülkemizden Mars’a uzanan yolculuğunu anlattı. Bize uzaylıları nasıl yöneteceğimizi anlattı demek isterdik ama tabi ki böyle bir şey henüz gerçekleşmedi. Ama eşsiz deneyimi ve anılarıyla hepimizin ilgisini çok çektiğini söyleyebiliriz.
  • İş hayatından akademik hayata geçerek tecrübelerini teorikleştirme çalışmaları yapan Mustafa Şehirli iş hayatında insan değerini anlattı. Müşteri hizmetlerinden, üretime her alanda hem insanla çalıştığımızı hem de insan için çalıştığımızı bizlere anlatarak hepimize farklı bir bakış açısı getirdi.
  • İş arkadaşlarımız robotlar. Esad Doğanlı bize robotlarla nasıl çalışacağını ve öğle yemeğinde makine yağı da servis eden restaurantların listesini verdi. Tabi ki hayır. Ama olsa çok güzel olmaz mıydı? 🙂 Robotların iş hayatındaki çalışma prensiplerini ve hangi amaca hizmet ettiklerini hep beraber öğrenmiş olduk.
  • Ennegram kişilik analizini bilmeyeniniz varsa, öğrenmesini tavsiye ederek, Emrah Akbalaban ile yolunun kesişmesini tavsiye edebiliriz. Bize farklı bir kişilik analiz yöntemi olan Ennegram ile insan ilişkileri yönetimi konusunda rehberlik etti.
  • Eski vs Yeni mi yoksa eski ve yeni mi? Diye bir sorgulama yaşadığımız güzel dersimiz için İrfan Yılmaz’a çok teşekkür ederiz. İş hayatında değişlenleri, yeni nesillere nasıl hazırlandığımızı kendi tecrübeleri doğrultusunda bizlere aktardı.
  • Tabi ki bu dönemi bizimle geçiren 35 güzel insanı da konuk ettik. Bizlere kendilerini anlattılar. Tüm ilişkilerimizin ana damarı aslında kendimizi anlatmak, kendimizi tanıtmak bu nedenle biz de onları konuk ettik ve kendileriniz anlatmalarını istedik. Kah Bursa’ya gittik, kah Antep’e. Hepsinin gözünden bir nebze bakmaya çalıştık hayata ve onları karşılaşacakları dünya ile biraz da olsa tanıştırmaya çalıştık.
  • Sonra malumunuz Corona çıkınca herkes ekran başına dedik ve eğitimlerimizi online’a taşıdık. Bu süreçte bize yardım eden Zoom, Skype gibi materyallere de bir teşekkür edelim tabi ki. 🙂 
  • Bazılarının bir yerlerde hayal ettiği yurtdışında yaşamanın ve çalışmanın gerçeklerini bize Burak Dikmen anlattı. Tüm artıları eksileri masaya yatırdık ve sonunda Tokat ile Berlin’in aslında benzer yerler olduğuna karar kıldık. Ama İstanbul başka tabi. 🙂
  • Hepimiz ahlak diyoruz da neden bazen ahlaki olmayan kararlar veriyoruz? Bu genlerimiz bu beynimiz bizi nerelere sürüklüyor hepsi ve daha fazlasını Ahmet Coşkun’dan dinledik. Siz yine de genleri filan suçlamayın ahlaki kararlar verin.
  • İş hayatındaki ilk durağımız İnsan Kaynakları ve süreçlerini Bahattin Yıldız’dan dinledik. Her değişen nesille değişen işe alım süreçleri, nelerle karşılaşabileceğimizi kavramış olduk.
  • Bu dönemde bir kitap okuduk hep birlikte. ”Adam bir yıl sonrasına hazırlanıyor, ama akşama varmadan öleceğini bilmiyor” diye düşündüm. Diyen Tolstoy’un en doğru karar olacağını düşündük ve İnsan ne ile yaşar? Dedik. Sahi insan ne ile yaşar? Ya da ne için yaşar?

Bu iş gönül işi diyerek yola çıktık. Bu dönemde ortaya yüreklerini koyan 15 rehberimize ve her pazartesini sendrom yaşamadan bize ayıran 35’ten fazla öğrencimize ve iki dönem boyunca bizleri kırmayıp derslerimize katılan, hayattaki en değerli şey olan tecrübelerini, bizimle candan paylaşan konuklarımıza çok teşekkür ederiz.

PMK: Pazarlamanın Bir Yılı…

 

Oldukça keyifli, koşturmacalı ve öğretici geçen bir PMK döneminin daha sonuna geldik. Koskoca bir dönem daha göz açıp kapatana kadar sona erdi.

İlk dönem “Pazarlama nedir, nasıl uygulanır, pazarlamacı ne yapar ?” konu başlıkları üzerine pazarlamaya giriş yaptığımız,  temel konuları ve uygulamaları ele aldığımız derslerimiz, birçok profesyonelin katılımıyla hem uygulamalı hem de teorik olarak gerçekleştirildi. Yepyeni bir döneme başlarken ilk günkü heyecan eksilmeden devam etti. İkinci dönemde de bu yetkinliklerin hangi kanallarda ve nasıl uygulanabileceği üzerine bilgi ve deneyim kazandığımız derslerimiz yine birçok profesyoneli ağırladı. PMK olarak bizlerin de “Evde Kal” çağrılarına uyduğumuz son hafta derslerimiz, birbirinden başarılı öğrenci projeleri ile evlerimizde sınıf atmosferini ekranlardan hissederek sonlandı.

“Start-up” konulu dersimiz , farklı bir ekosistemin kapılarını aralayarak  döneme başladı. Start-up tanımıyla başlayan dersimiz, konuğumuzun geçmiş deneyimleri üzerine devam etti. Bir girişimcide hangi özellikler olmalı soruları üzerine: Tecrübe, odak, istişare, büyük konuşmamak cevapları ile girişimci neyi iyi yapmalı, neyi daha iyi yapmalıyı öğrendik. Vaka örnekleri üzerinde ‘Müşteri kim? Neye ihtiyacı var? Ne kadar öder? Müşteri nerede?  En iyi hizmet ürünü nedir?‘ sorularını sorarak ve cevaplarını tartışarak, farklı bakış açılarını pazarlama ile harmanlayarak PMK’nın 2. Dönemine hızlı bir giriş yapmış olduk.

Dönemin 2. Dersinde “Data Analitiği ve CRM” konulu dersimiz ile CRM (Customer Relationship Management) nedir, neden gereklidir, hangi alanlarda nasıl kullanılır gibi birçok soruya cevap bulduk. Dersin devamında CRM alanında çalışmalar üzerine; işyerinde kulanılabilecek CRM sistemini ve sosyal medyada CRM’ in nasıl kullanıldığını örneklerle deneyimlemiş olduk. Konuşmacımız CRM’in yanında bize Big Data kavramı üzerine de örnekler vererek, Big Data’nın yani büyük veri dediğimiz kavramın ne olduğunu, CRM ile ilişkisini, bu kavramın giderek neden önem taşıdığını bizlere aktardı.

 

Dönemin 3. Haftasında Finansal Kontrol pozisyonunda çalışan konuğumuz Pazarlamacılar için Finans konulu sunumuyla bizlere finans hakkında birçok bilgi vererek, finansın pazarlama ile ilişkisini bizlere anlattı.

Dönemin 4. dersinde Steve Jobs’ın hayatını anlatan JOBS filmini seyrettik. Bu ders ile PMK’nin ilk dersinden itibaren merak uyandığını farkettigimiz Apple markasına, kuruluşuna, içgörüsüne ve bütün hikayesine pazarlama gözüyle baktık. Apple kuruluş sürecini pazarlama açısından değerlendirmek için seçtiğimiz film boyunca, dikkat edilmesini istediğimiz belli noktalarda öğrencilere yönelttiğimiz sorular ile markanın dönüm noktalarını ve hikayenin can alıcı noktalarını tahlilledik. Keyifli geçen bu etkinlik haftamız, COVID-19 sebebi ile birlikte geçirdiğimiz son hafta oldu ne yazık ki…  Fakat bu bizi durdurmadı ve derslerimize online platformda devam ettik.

“Pazarlamada İkna ve Sunum” başlığı altında gerçekleşen dersimiz, İknanın metodolojisi üzerine öğretici bir içerikle işlendi. İknanın psikolojisi üzerine; karşılıkta bulunma, yokluk-kıtlık, otorite-uzmanlık, tutarlılık ve bağlılık, beğenme, toplumsal kanıt başlıkları altında birçok örnek vaka anlatılarak iknanın insan psikolojisi üzerine olan etkileri tartışıldı. Offline ve online kanallarda ürünün sunumu üzerine anlatılan derin bilgilerle beraber, dijital ortamda gerçekleştirdiğimiz ilk PMK dersini keyifli ve başarılı bir şekilde sonlandırmış olduk.

Dönemin 6. haftasındaki konumuz “Pazarlama,Ahlak ve Ahilik” idi.İktisat nedir gibi bazı kavramları konuşarak ve bu kavramlar üzerine tartışarak esnaflığın yani Ahiliğin temeline inerek metadolojisini anlamlandırdık. Ardından ‘Ağaç yaşken eğilir’ sözünün üzerinde durarak bu sözü tartıştık ve bu sözü ‘Ağaç yaşken ekilir’ olarak düzelttik. Bu düzeltme sırasında Ahilik’in ne olduğu, Ahilerin neden talebelerini (yani mesleğe talip olanları) çok küçük yaşlarda mesleğe başlattıklarını, mesleğe başladıktan sonra hangi ahlak ve mesleki deneyimlerden geçtiklerini ve bunların gerekliliklerini konuştuk, tartıştık. Pazarlamada ahlak konusunda ise tüketenlerin yani tüketicilerin aslında bir müşteri olduğu, müşterinin problemlerine çözüm olacak ürün veya hizmeti onlara ulaştırmak için pazarlama yapmamız gerektiği üzerine konuştuk. Yani pazarlamada ahlak, ihtiyaç oluşturmak değil ihtiyaçlara cevap olmaktır sonucuna vardık. Yıl boyunca, hatta diğer kademelerde de en çok üzerinde durduğumuz, ‘Ahlak’ kavramının ön plana çıktığı bu ders ile dönemin derslerini sonlandırmış olduk.

Bundan sonraki haftalar, öğrencilerin bu seneki PMK derslerinden edindikleri bilgileri kullanarak bizlere yaptıkları yıl sonu projelerini (online plartformda) sunmalarıyla geçti. Proje sunumlarına ayırdığımız dönemin son 4 haftası ile  PMK nın bu yılını da tamamlamış olduk.

Son dersimizden aklımızda kalan ve hep hatırlamamız gereken kıssadan hissemiz ile dönemimizi kapatmak gerekirse;

“Hayatta ve pazarlamada esas olan insan olabilmek ve insan kalabilmektir!”

 

FMK: Bir Yılın Özeti…

Hamilik Okulu Finans Meslek Komisyonu, kısa ismiyle FMK’da 2019-2020 eğitim döneminin son dersini 9 Nisan 2020 Perşembe günü işledik.

Ekim 2019’un son haftası başlayan ve Nisan 2020’de sona eren FMK 2019-2020 eğitim döneminde her hafta perşembe günleri olmak üzere 21 kez bir araya geldik ve finans dünyasına ait birçok konuda alanında uzman konuklar ağırlayarak etraflıca sohbet ettik.

Yılın ilk döneminde öğrencilerimize alt yapı oluşturacak nitelikte finansal konuları irdelerken ikinci dönemde öğrencilerimizi yıl sonu projelerine hazırlayacak daha teknik konuları işledik.

Peki bir yıl boyunca neler yaptık, kimleri ağırladık, neleri konuştuk?

Bunu anlatmak için önce gelin işin en başına dönelim. Nedir bu FMK? Biz kimiz?

Finans Meslek Komisyonu, Hamilik Okulu Vakfı eğitim programının 3. kademesinde olan bir komisyondur. 3. kademeye başlayan öğrenciler yılın ilk dersinde Pazarlama Meslek Komisyonu ve Finans Meslek Komisyonu bölümlerinden birini seçerler ve Finans Meslek Komisyonunu seçen öğrenciler için 1 yıllık finans yolculuğu başlar.

 

2019-2020 döneminde FMK’yı tercih eden arkadaşlarımız için başlayan yoğunlaştırılmış finans dersleri ilk olarak finansal piyasalara giriş dersleri ile başladı. Teknik konuların kitabi anlatımından ziyade daha pratik ve örneklerle anlatımın tercih edildiği FMK derslerimizde, işlediğimiz her konu için alanında uzman kişileri ağırladık, bilgilerinden istifade ettik. Hamilik Okulu’nun finansa bakış açısını, insani finans anlayışını Vakfımızdaki ustalarımızdan dinledik.

Finansal piyasaları tanımak amacıyla, finansal sistemin en önemli oyuncusu olan bankacılık sektörünü tüm yönleriyle ele aldık. Bu kapsamda ticari bankacılık, katılım bankacılığı, yatırım bankacılığı, uluslararası finansal kuruluşları alanın uzmanlarını davet ederek dinledik. Öte yandan güncel konularda yetkinlik kazanmak amacıyla makro ekonomik analiz, Türkiye ekonomisi incelemesi, para politikaları, merkez bankaları, türev ürünler konularında kıymetli üstatlarımızı ağırlayarak inceleme imkanı bulduk.

Finans Meslek Komisyonunda geçtiğimiz yıllardaki öğrenci sunumlarını bu yıl revize ederek yıl sonu projesi modeline geçiş yaptık. Yıl sonu projesi kapsamında her öğrencimizden, payları Borsa İstanbul’da işlem gören bir şirket seçimi yapmalarını ve seçtikleri şirketin faaliyet alanı, satışta olan ürünleri, sermaye yapısı, borçları, varlıkları ve tüm finansal bilgilerini inceleyerek yıl sonunda sunmalarını istedik. Şirketin geçmiş yıl finansal verilerini modelleyerek gelecek projeksiyonu çizmelerini ve bu bilgileri kullanarak o şirketin değerini hesaplamalarını bekledik.

Öğrencilerimizin yıl sonu projelerinde kullanacakları bilgileri içeren dersler de elbette müfredatımızda idi. Arkadaşlarımız, ilk dönemki makro ekonomik analiz gibi dersler ile ekonomilerin genel gidişatı hakkında bilgi sahibi olmuşlardı. Bunun üzerine; mali tablolar analizi konusunda 2 haftalık kapsamlı ders ile şirketlerin finansal yönden nasıl analiz edileceğini inceleyerek projenin ilk etap derslerini tamamladık. İkinci etap derslerimiz şirket değerleme üzerine idi. Bu kapsamda Komisyon Başkanımız Sn. Bayram Veli SALUR ve komisyon rehberlerimizden Sn. Orhan DOĞRULUK’un anlatımlarıyla 2 haftalık dersimizde değerleme metotları, araştırma yöntemleri, kullanılabilecek kaynaklar gibi noktaları etraflıca irdeledik.

Derslerimiz devam ederken; ilk olarak Çin’de patlak veren koronavirüs (covid-19) tehlikesi maalesef ülkemizde de görüldü. Ülke yönetimi tarafından alınan önlemlerin yanı sıra hemen ilk günlerde Vakıf yönetimimiz de bir dizi önlemler açıklayarak tedbiri sıkılaştırdı. Biz de Finans Meslek Komisyonu olarak Vakıf merkezimizde buluşmayı sonlandırarak derslerimizi online ortama taşıdık ve son 5 haftalık dersimizi Skype üzerinden geçirdik. Bu vesile ile Vakfımızın ilk online dersini de FMK olarak icra etmiş olduk. 🙂

 

 

 

 

 

İkinci dönem derslerimizin sonuna geldiğimizde arkadaşlarımız artık hazırlamış olduğu projeleri sunmaya başladılar. Yine Skype uygulaması üzerinden gerçekleştirilen sunumlarda bir yıl boyunca işlemiş olduğumuz derslerin harmanlaması niteliğinde olan bu projeleri öğrenci arkadaşlarımızdan dinlemekten büyük keyif aldık.

Hamilik Okulu Finans Meslek Komisyonu 2019-2020 eğitim dönemini öğrencilerimizin yıl sonu projelerini dinleyerek noktaladık. Bizler FMK olarak keyifli bir yıl geçirdik ve öğrencilerimizi 4. kademeye devam etmek üzere FMK’dan mezun ettik.

Umarız ülkemizin ve tüm dünyanın içerisinde bulunduğu bu zorlu günler yakın zamanda geçer. Bu vesile ile bir kez daha hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah’tan rahmet, hastalarımıza da acil şifalar dileriz.

Bir sonraki FMK’larda görüşmek dileğiyle, esen kalınız.

 

Keşif Yolculuğumuzun İkinci Dönemi

 

               Hamilik Okulu Vakfı 2018 talebeleriyle ustalarımızın, kaşiflerimizin izini ve mirasını takip ederek hayatı, insanı, eşyayı ve doğayı keşfetmek üzere çıktığımız keşif serüveninde ilk dönem keşfin özünü, doğasını, kaşifleri ve onların hayatlarını, icat-inovasyon gibi kavramları değerlendirerek yola koyulmaları için bir el kitabı hazırlamıştık. Peki, kaşif kimdir? Kaşif’in olmazsa olmaz özellikleri, yetenekleri nelerdir?

     Keşif ve İlham Kulübümüzün ikinci döneminde kaşif adaylarımızla Kaşif’in DNA’sını, onun 5 yeteneğiyle çözümlemeye başladık. İlk olarak “İlişkilendirme”yi, ayrık ögeleri bir araya getirme yeteneğini; sonra “Gözlemleme” yeteneğini ve bakmak, görmek, algılamak, keşfetmek süreçlerini ve “Bebek Gözüyle Gözlem”in önemini; daha sonra “Soru Sorma”yı, keşfetmek için sorgulamak ve doğru soruları kullanma yeteneğini; 4.yeteneğimiz olan “İstişare Ağı Oluşturma”yı, farklı alanlardaki insanların düşünce ve tecrübelerini bir araya getirerek yeni bir yaklaşım ortaya koymayı ve son olarak da “Deneyimleme” yeteneğini, merak etmek ve hayatın içine girerek dünyadan bir keşif laboratuvarı gibi istifade etmeyi öğrendik.

Kaşif’in DNA’sını çözümlediğimiz bu dönemde, Aralık ayı sonu Çin’in Vuhan kentinde ortaya çıkarak hızla dünyaya yayılan COVID19 virüsü maalesef ülkemizde de görüldü. Vakfımız tarafından Sağlık Bakanlığı ve Dünya Sağlık Örgütü’nün yapmış olduğu ikazlar neticesinde COVID19 virüsüne karşı tedbirler kapsamında son üç dersimizin online icra edilmesi kararlaştırıldı.

Tabi ki bu durum, keşif serüvenimizi sürdürmemize ve kaşif adaylarımızla bir araya gelmemize bir engel oluşturmadı ve Skype, Cisco:Webex gibi online ortamlarda buluşarak yolculuğumuza kaldığımız yerden devam edebildik.

Derslerimizin son bulması, keşif serüveninin de bittiği anlamına gelmiyor elbette. Kaşif adaylarımız artık bu serüvende yolun tarifini bulabilecekleri bir “El Kitabı”na ve yollarını aydınlatacak ilgilere sahipler. Ancak, her kaşif kendi serüvenine bilhassa önce “kendini keşfederek” atılır.

Unutmayalım, “Keşif, kendine yapılan yolculuktur; kendini keşfeden, Rabbini keşfeder…”

              Talebelerimizin her birinin ilhamına, hayretine ve gayretine bereket!

İnsanlığın karşı karşıya olduğu bu elim vaziyetin tez vakitte düzelebilmesi duasıyla hepinize hayırlı, sağlıklı günler dileriz…

 

Keşif ve İlham Kulübü 20.Hafta – Kaşifin DNA’sı: “Deneyimleme” & Duyguların Fotoğrafı

               Deneyimleme: Merak etmek ve hayatın içine girerek dünyadan bir keşif laboratuvarı gibi istifade etmek.

              Keşif ve İlham Kulübümüzün bu son dersini, aynı zamanda Kaşif’in DNA’sı ders serilerinin sonuncusunu, çıraklarımızdan sevgili Gülser Öz ile “Kaşif’in DNA’sı: Deneyimleme” üzerine Cisco:Webex uygulama ortamında işledik. Dersimize, daha önce talebelerimize duyurusunu yaptığımız “Duyguların Fotoğrafı” uygulamasıyla başladık. Onlara verilen iki farklı duyguyu kadrajlarına sıkıştırmaya çalışıp bir de kendi tanımlarıyla ifade ederek tahminlerimize sundular. Uygulama sonrasında Kaşifin 5.yeteneği olan “Deneyimleme”yi; hayatın içerisine girerek, hayata dokunarak onu bir keşif laboratuvarı olarak değerlendirip özgün, yaratıcı eserler ortaya koyabilme yeteneğini öğrendik.

Talebelerimize dönem boyu öğrendiklerini özümsemeyi, özümsediklerini de hayata atılarak “deneyimlemelerini” tavsiye ediyoruz.

Keşif ve İlham Kulübü 19.Hafta – Kaşifin DNA’sı: “İstişare Ağı Oluşturma”

COVID19 virüsüne karşı alınan tedbirler kapsamında online olarak Cisco:Webex uygulaması ortamında icra ettiğimiz ikinci dersimiz ustamız İbrahim Hakkı Yazıcı ile “Kaşif’in DNA’sı: İstişare Ağı Oluşturma” konusu üzerineydi. Ustamızın yine deneyimleriyle zenginleştirdiği bu derste Kâşifin 4.yeteneğini farklı alanlardaki insanların düşünce ve tecrübelerini bir araya getirerek yeni bir yaklaşım ortaya koyabilme yeteneğini İstişare Ağı Oluşturma (Networking) yeteneğini öğrendik.

Her insan başlı başına bir hikâyedir aslında keşfedilmeyi bekleyen. Şehrin kalabalıklarında ruhuna dokunduğumuz her insan yeni bir bakış açısı, olaylar ve durumlar için farklı bir gözlüğümüzdür de. Bu zenginlikten faydalanarak üretme eğiliminde olan insan da gerçek bir kâşiftir diyebiliriz.

Keşif ve İlham Kulübü 18.Hafta – Kaşifin DNA’sı: “Soru Sorma”

Aralık sonu Çin’in Vuhan şehrinde ortaya çıkarak hızla yayılan COVID19 virüsü maalesef ülkemizde de görülmüştü. Hamilik Okulu Vakfı olarak Sağlık Bakanlığımız ve Dünya Sağlık Örgütünün yapmış olduğu ikazlar neticesinde virüse karşı alınacak tedbirler kapsamında kalan 3 haftalık eğitimimize online olarak devam etme kararını aldık.

Bu online derslerimizin ilkini çıraklarımızdan sevgili Tuğba Türk ile “Kaşif’in DNA’sı: Soru Sorma” konusu ile icra etti. Skype uygulaması ortamında bir arada olduğumuz bu derste, her keşfin aslında bir soru ile başladığına vurgu yaparak soru sorma üzerine alışkanlıklarımızı sorgulayıp yanlışlarımızı görmeye çalıştık.

İnsanlığın karşı karşıya olduğu bu elim vaziyetin tez vakitte düzelebilmesi duasıyla…

Keşif ve İlham Kulübü 17.Hafta – Kaşifin DNA’sı: “Gözlemleme”

               Bakmak, görmek, algılamak ve keşfetmek…

              Keşif ve İlham Kulübümüzde bu hafta da kaşifin yeteneklerini ele aldığımız der serilerimizin ikincisi ile onun DNA’sını çözümlemeye devam ettik.

Rehberlerimizden Halil Furkan Kesler ile bakmak, görmek ve algılamak kavramlarının ayırdına vararak “Kaşif’in DNA’sı: Gözlemleme” dersini icra ettik. Rehberimizin görsellerle de zenginleştirdiği etkili sunumu ile keşfetmenin temel adımlarından biri olan gözlemi, sadece bakmak ve seyretmekten ibaret olmayarak bir algılama sürecine tabi olduğunu öğrendik.

Peki, kaşif adaylarımız yeterince iyi birer gözlemciler mi? Bu sorunun cevabını görebilme ve gözlemin önemini vurgulamak adına “Elma Uygulaması” ile algılarımızı açtık.

 

Keşif ve İlham Kulübü 16.Hafta – Kaşifin DNA’sı: “İlişkilendirme”

Geçtiğimiz hafta bir uygulamayla giriş yaptığımız Kâşif’in DNA’sını çözümlemeye başlıyoruz artık. Kâşifin 5 özelliğinden ilkini, ayrık ögeleri bir araya getirme yeteneği olan “İlişkilendirme” konusunu ustamız İbrahim Hakkı Yazıcı ile işledik. Ustamızın tecrübeleriyle de harmanladığı bu derste bir kâşifin olmazsa olmazlarından, ayırt edici özelliklerinden birini; farklı konu ve/veya unsurları zihin süzgecinden geçirerek anlamlı çıktılar ürettiği ilişkilendirme yeteneğini öğrendik.

Dersimizin sonunda kâşif adaylarımızın da bu özelliği pekiştirebilmek adına iki farklı ürünü/konsepti ilişkilendirecekleri bir uygulama onları bekliyordu…